DÜNYA KADINLAR GÜNÜ

seyfettin karamızrak yazar

Göstermelik kadın hakları savunucusu Batı, kadını, kadın haklarını istismar ededursun,

biz kendi kültürümüzden kadının değerini vurgulayan nakiller yapalım.

Bizim kültürümüzde “kadın”,“katun”, “merkezde duran sultan” anlamındadır. Kadın

denilince akla gelen; cefa kârlık, fedakârlık, analıktır. Kadın candır. Yuvayı sevgisi ile ilmik

ilmik  yapandır. Nadide, misk kokulu çiçeklerin suyu, biricik evlatlarının rol modeli huyudur.

Çocukların, eşinin ardından arkalarını ihtimamla toplayan, koruyup kollayan, komşusuna

sıcacık çorba, sevdiklerine yüreğiyle sevgiler, sağlıklar, güzel günler yollayandır. Eşinin

yarısı olmaktan öte; başarısını, işini, azmini, neşesini huzurunu tamamlayandır. Hırpalanan

ilişkileri, akrabalar arasındaki gerginlikleri, ihmalleri, komşuların ahenkli uyumunu

rötuşlayandır.

Hataları, küskünlükleri, kıskançlıkları, kopan sağlıklı ilişkileri sevgi ipliğiyle birbirine

bağlayandır. Yaptıkları güzelliklerle, iyiliklerle övünmeyen gizleyen, çektiği hüzün ve

kederleri tebessümle gizleyen meçhul bir kahraman, sıcacık bir umut, hayatın anlamı bir

ömrün uyumlu mimarıdır. Acılı günlerin sabır taşı, aç kalmış karınların şifalı aşı, derdi

olanların samimi gözyaşıdır.

Telaşlı anlarda paniklemeyen, sükûnetle moral olan, dik duran yıkılmayan, azimle

gayretle yüreği mertlikle dolandır. Bir orkestra şefi gibi aileyi yönetendir. Krizleri çözen, kırıp

dökmeleri ihtimamla derleyip, yeniden sağlayandır. O, işe giden aile çalışanlarının çorap ve

giysilerini arkalarından toplamakla yetinmez. Kırılan potları, densiz sözleri, sevgiden yoksun

sıradan sözleri, rencide eden gafları da bir bir güzelleştirir estetik hale getirir. Gafları değerli

lafa, hüzünlü gönülleri mutluluğa döndürür.

Haksızlığa uğrayan çocukları, babayı rencide etmeden kurtaran O’dur. “Sen’de

haklısın der” herkese, mağduru ezdirmez kimseye. Baba da O’na sığınır zor anlarında evlatta.

Hatta akraba, hısım komşular da. Sanmayın onu, gün boyu kahve içerek gününü gün eden

rahatta. O ailesinin iyiliğini düşünür hep, olsa da istirahatte. Ömrünü ailesi ve sevdikleri için

koşulsuz veren, en acılı günlerde tek başına göğsünü geren, gamlardan, hicranlardan mutluluk

çiçekleri derendir.

O, bir psikolog, hakem, hâkim ve hekimdir. Çaresizliklerin dermanı, zor günlerde

kendini riske atandır. Belki de dönmeyeceğini bilerek gerektiğinde takılarını eşine tebessümle

uzatandır.

Oysa O’da bir candır. Hatırlanmak değer görmek ister. Fakat söylemez, dillendirmez,

beklemez. Can parçalarının mutluluğu için, acıları ile birlikte kalbine gömer. Ailesi için

kendisini heder eder. Gençken tarayamadığı saçlarında yıldızlar gezer, alnında çile çizikleri.

Yaşlanmadan göçer, yaşlandığında da “can” dedikleri O’ndan vaz geçer. On kişiyi 65

metrekare eve sığdırmasını bilen o müstesna yürek, gün gelir evlatlarının kocaman evlerine

sığamaz olur.

Değerlerimiz, umudumuz müstesna kadınlarımız, bir gün değil, her gününüz, huzurlu

ve mutlu olsun…

Sevgiyle kalın.      Seyfettın karamızrak

Haberi Paylaş