ÇOCUKLARIN YETİŞMESİNDE AİLENİN ÖNEMİ

seyfettin karamızrak köşe yazarı

Çocuklar iyi ve fena huyları, anne babalarından alırlar. Türk Atasözü
Çocukların nasihatten çok, iyi örneğe ihtiyaçları vardır. (Joseph Joubert)
Çocuğunuzu anlayabilmeniz için, onu kendine özgü gelişim biçimi içinde, bir bütün
olarak görebilmeniz gerekir. Ana-babalık sanatı üzerine kurulan eğitsel felsefeyi iyice sindirin
içinize.
Çocuk yetiştirmek, güç ve karmaşık bir iştir. Ne var ki dünyanın mutluluk getiren,
insana huzur veren en tatlı uğraşılardan da biridir. Bir ananın dünyaya sunacağı en önemli
armağan, mutlu ve güvenli bir insan olarak yetiştirilmiş çocuklardır.
Anne, baba, çocuklar ve bazen de yakın akrabaların sıkı bir hayat birliği oluşturacak
şekilde toplanıp birleştiği, biyolojik, psikolojik, hukuki, ahlaki, ekonomik, kültürel ve dinî
bağlara dayalı en küçük sosyal birime aile denir.
Aile; içinde insan türünün üretildiği, toplumsallaşma sürecinin ilk ve en etkili biçimde
yer aldığı, ana-babalar ile çocuklar arasında birincil ilişkilerin kurulduğu, ekonomik
etkinliklerin yer aldığı bir toplumsal kurumdur.
Toplumun temeli ailedir. Aileyi oluşturan bireylerin iyi olması toplumu, toplumun iyi
olması da bireyi etkilemektedir. Anne ve babalara çocukları eğitme ve yönlendirme
sorumluluğu düşmektedir. Çocuğun eğitiminde en önemli kurum ailedir.
Mutluluğun kaynağı para ve teknoloji değildir. Mutluğun kaynağı huzurlu bir ailedir.
Bizim kültürümüzde merhamet, şefkat ve hoşgörü vardır. Yapılan araştırmalarda
toplumumuzda mutluluk oranı hala fazladır.
Aile çocuğun topluma uyum sağlama aşamasındaki ilk basamaktır. Aile bireyleri ve
çocuğun birbirleriyle olan etkileşimleri, çocuğun aile ve toplum içindeki yerini belirlemesinde
önemli rol oynamaktadır.
Aile, çocuğun kişiliğinin biçimlenmesinde en önemli çevresel etkendir. Kişilik,
çocuğun kendisine, çevresindeki insanlara ve dünyaya karşı tavırlarını belirleyen özelliklerin
tümüdür. İnsanı diğer insanlardan ayıran duyuş, tutum ve davranış örüntülerini içeren ruhsal
özellikleridir. Aile, çocuğu gözleyerek öğrenme için gerekli olan modelleri sağlar, bilgi ve
beceriler aktarır ve deneyimler kazandırır.
Aile; çocuğun gelişimini, toplumsal uyumunu ve başarısını etkileyen en önemli
etkenlerden biridir. Çocuğun yaşamasında ve gelişiminde anne-baba kadar önemli olan başka
bir etken söz konusu değildir.
Aile ortamındaki yakın, sıcak ve duyarlı ilişkiler, aile bireyleri arasında güvenli bir
bağ oluşmasını sağlar. Duyarlı ve ilgili ailede, çocuğun duygusal işaretleri doğru bir şekilde
alınır; çocuğun istekleri ve bakış açısı önemsenir; çocuğun gereksinimleri uygun bir biçimde
ve zamanında karşılanır.
Ailede şiddet, çatışma, geçimsizlik gibi kronik problemlerin yaşanması veya süreğen
hastalıklar olması ise çocuk üzerinde yıkıcı etkiler yapar.
Çocuğun toplumsal ilişkilerde kendini güvende hissetmesi, gerekli becerileri
kazanabilmesi aile üyeleri ile güvene dayalı sağlıklı ilişki kurabilmesinin bir sonucudur.
Olumlu aile ilişkileri çocuğun olumlu toplumsal beklentiler geliştirmesini sağlar.
Böylece çocuk, diğer çocuklarla etkileşime daha rahat bir şekilde girer ve başka
insanlarla girdiği etkileşimlerin olumlu ve ödüllendirici olması beklentisini taşır.
Çocuğun bedensel, ruhsal ve sosyal gelişimi sevgi dolu sıcak bir ortamda yetişmesine
bağlıdır. Böyle bir ortamı sağlayacak ilk ve temel topluluk şüphesiz ailedir. Herkes, ailesinin
bedensel özellikleri gibi, düşüncelerini, inançlarını, tutumlarını da taşır. Çünkü bütün bunları
çoğu zaman bilinçsizce, ailenin hayatından, uygulamalarından alır.

Sosyal uyum üzerine yapılan çalışmalar, ailenin çocuk üzerindeki ilk etkilerinin son
derece önemli olduğunu göstermiştir. Anne-babanın ve ailenin diğer bireylerinin çocukla olan
etkileşimi, çocuğun aile içindeki yerini belirlemektedir. Çocuğa yöneltilen davranış ve ona
karşı takınılan tavır, ilk yaşantıların örülmesinde büyük önem taşımaktadır.
Uyumlu ilişkiler içinde, güvenli bir aile ortamında sevgi ve anlayışla büyüyen çocuk
olgunlaşır, kişilik kazanır, kendi ayakları üzerinde durmayı öğrenir. Sevildikçe güven
duygusu pekişir, desteklendikçe öz saygısı artar. Anlayış gördükçe hoşgörülü olmayı,
sorumluluk aldıkça bağımsız davranmayı öğrenir.
Sevgiyle kalın…

Haberi Paylaş